Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi dönüm noktası niteliğindeki kararında Tether USDT’yi ‘mülk’ olarak sınıflandırdı

  • Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi Tether’i (USDT) mülk olarak sınıflandırarak hukuki bir emsal teşkil etti
  • İngiliz parlamentosu önündeki yasa tasarısı, “mülk” tanımını NFT’ler ve kripto para birimleri gibi dijital varlıkları içerecek şekilde genişletiyor

Dijital varlıkların karmaşık dünyasında uzun yıllara dayanan deneyime sahip deneyimli bir analist olarak, Birleşik Krallık’ta Tether (USDT) ve diğer kripto para birimleriyle ilgili son gelişmeleri ilgi çekici buluyorum. Yüksek Mahkemenin USDT’yi İngiliz yasalarına göre mülk olarak sınıflandırması kararı gerçekten de önemli bir kilometre taşı olup, gelecekteki davalar için bir emsal teşkil etmekte ve potansiyel olarak stablecoin’lerin daha fazla kabul edilmesinin ve düzenlenmesinin önünü açmaktadır.

Chainalytics’in en son Küresel Kripto Benimseme Endeksi raporunun da gösterdiği gibi, günlük değişiklikler kripto para birimlerinin dünya çapında kabul edilme şeklini şekillendiriyor. Bu rapor, Hindistan ve Nijerya’nın şu anda küresel benimsemede lider konumda olduğunu, Birleşik Krallık’ın ise bu alandaki ilk 20 ülke arasında 12. sırada yer aldığını gösteriyor.

Öte yandan İngiltere’nin düzenleyici sistemindeki son gelişmeler olumlu bir değişimin sinyalini verebilir.

Dönüm noktası niteliğinde bir karar

Britanya Yüksek Mahkemesi çığır açan bir kararla Tether (USDT) olarak bilinen dijital para birimini bir mülk türü olarak sınıflandırdı. Bu, İngiliz hukuk tarihinde ilk kez bir kripto para biriminin kapsamlı mahkeme işlemlerine dayanarak bu şekilde sınıflandırıldığına işaret ediyor.

12 Eylül’de Yüksek Adalet Divanı’ndaki duruşma sırasında Yargıç Yardımcısı Richard Farnhill şu yorumu yaptı:

“USDT, İngiliz yasalarına göre mülkiyet haklarını çekiyor.”

Şöyle ekledi: 

USDT herhangi bir belirli varlığa veya fiziksel öğeye bağlı değildir (eylem sırasında seçilmiş veya sahip olunan seçilmiş gibi), ancak kendine özgü sahiplik biçimini temsil eder. Diğer mülk türleri gibi takip edilebilir ve belirli durumlarda emanet malı olarak da değerlendirilebilir.

Dijital varlıklar alanını araştıran bir araştırmacı olarak Yargıç Farnhill’in, kripto para birimlerinin mülkiyet hakları kategorisine girdiği gerçeğini güçlendiren önemli kararına rastladım. Bu iddia, aynı mahkemenin 2019 yılında verdiği ve duruşma işlemleri sırasında kayda değer bir şekilde itiraz edilmeyen bir karara atıfta bulunularak doğrulandı.

Daha fazlası var mı?

Dijital varlıklar alanını araştıran bir araştırmacı olarak bakış açımı İngiltere ve Galler Hukuk Komisyonu’nun 2023 raporunun bulgularıyla uyumlu hale getiriyorum. Bu raporda, benim bu dinamik alana yönelik anlayışımı ve yaklaşımımı yansıtacak şekilde dijital varlıkları bir mülkiyet biçimi olarak sınıflandırdılar.

Bu bağlamda, yakın zamanda açıklanan kararın, İngiltere hükümetinin önceki gün sunduğu yasa tasarısı ile eş zamanlı olarak alındığını belirtmekte fayda var. Bu tasarının ardındaki amaç, değiştirilemeyen tokenleri (NFT’ler), kripto para birimlerini ve karbon kredilerini mevcut mülkiyet yasaları kapsamında yasal olarak maddi öğeler veya kişisel mülk olarak sınıflandırmaktır.

Bu yasa “mülk”ün ne olduğuna ilişkin geleneksel anlayışı genişletmeyi amaçlamaktadır. Şu anda bu terim hem fiziksel olarak sahip olabileceğimiz somut nesneleri hem de üzerinde hareket edebileceğimiz soyut şeyleri ifade etmektedir. Onaylandığı takdirde “şeyler”, özellikle de kişilik hakları veren dijital varlıklar için yeni bir sınıflandırma getirilecek.

Bu düzenleme, dijital mülkleri açık bir şekilde hesaba katmayı ve mevcut mülk yapımıza dahil etmeyi amaçlamaktadır. Bu hamle, bu varlık kategorisinin artan önemini ve bunların yönetimine ilişkin yasal kesinlik talebini yansıtıyor.

USDT’nin yasal durumu sorgulanıyor mu?

Son zamanlarda yaşanan bir vakada, aralarında USDT’nin de bulunduğu çalıntı kripto paralardan elde edilen gelirlerin kripto karıştırıcılar ve ticaret platformları kullanılarak aklanması nedeniyle popüler bir kripto para birimi olan Tether’in (USDT) yasal durumunu tartışmak önemli hale geldi. Bu, dolandırıcılık kurbanı Fabrizio D’Aloia’nın kripto paralarını kaybettiği bir örnekti.

D’Aloia, çalınan USDT’sinin Tayland borsası BitKub’a ulaştığını kanıtlayamadı.

Hakim Farnhill kararında dolandırıcılığın varlığını kabul etti ancak kripto para birimi taklacılarının kullanılmasının USDT’nin BitKub’un dijital cüzdanına kadar izini sürmenin imkansız hale geldiğini belirtti. Sonuç olarak Yargıç Farnhill, D’Aloia’nın fonları cüzdana bağlayamaması nedeniyle güven ihlali iddialarını reddetti.

Kazanan USDT oldu

Bu arada Tether, stablecoin sektöründe baskın bir güç olarak ortaya çıktı.

Visa’nın zincir üstü analizinden elde edilen verilere göre USDT (Tether), işlem hacmi açısından USDC’yi (Circle) gözle görülür şekilde geride bırakarak piyasadaki hakimiyetini daha da sağlamlaştırdı.

Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi dönüm noktası niteliğindeki kararında Tether USDT'yi 'mülk' olarak sınıflandırdı

Beklendiği gibi USDT, stabilcoin piyasasının son dönemdeki genişlemesine önemli ölçüde katkıda bulundu.

Ocak 2024’ten bu yana Tether, yaklaşık 91,69 milyar dolarlık piyasa değeriyle başlayarak tutarlı bir büyüme kaydetti. İlginç bir şekilde, bu dijital para biriminin piyasa değeri ağustos ayına kadar 117,84 milyar doların üzerine çıktı.

2024-09-13 18:16